Ertuğrul Karakaya (1955 - 8 Haziran 1977) 1977 ODTÜ'de Öğrenci Temsilcilerinin örgütlediği boykotta Güvenlik güçleri tarafından öldürülen devrimcidir. Ankara Yüksek Öğretim Derneği, Devrimci Yol, Devrimci Gençlik gibi örgütlerde yer almıştır.
1955 Uşak'ın Eşme ilçesine bağlı Güney Köyü'nde doğan Ertuğrul Karakaya'nın ailesi Salihli'ye göçer. Annesi Ayşe Karakaya Salihli Devlet Hastanesi’nin Kadın Doğum Servisi’nde hasta bakıcılık yapmaktadır. Babası ise işsizdir. İlkokuldan sonra Darüşşafaka’nın sınavlarını kazanıp İstanbul'da yatılı okumaya başlar. Daha sonra ODTÜ'de mühendislik öğrenimine başlar.ODTÜ Öğrenci Temsilciliği Yönetim Kurulu sözcüsü iken 13 Şubat 1977'de Hasan Tan'ın ODTÜ'ye rektör olarak atanması nedeni ile başlayan boykotta sözcü olması nedeni ile öne çıkar. O dönemde ODTÜ'ye giriş ve çıkışlarda Jandarmanın yaptığı rutin aramaların bir gruba yapılmaması nedeni ile Öğrenci Temsilcileri ile jandarma arasında tartışma çıkar. Jandarmanın zaten içeride olan temsilcilerin üstünü aramak istemesine Ertuğrul Karakaya karşı çıkar. Karakaya'nın tekrar okulun içine doğru koşması üzerine jandarma ateş açar. Ertuğrul vurulur ve yere düşer. Yanına koşan jandarma üstüne bir de Ertuğrul´ü süngüler. Gelen ambulans jandarma tarafından geri çevrilir. Ertuğrul 45 dakika can çekişir. Ancak, Karakaya orada ölür. Cenazenin Ankara'da yapılmasına izin verilmez. On bin kadar güvenlik gücünün görev aldığı Salihli'deki cenaze törenine yüz bine yakın kişi katılmıştır. O günden sonra ODTÜ'nün A1 giriş kapısı, Karakaya Kapısı olarak bilinir.
8 Haziran 2005’te arkadaşları ve ailesinin Ertuğrul Karakaya'nın mezarı başındaki anma töreninde Ertuğrul Kaya'nın 73 yaşında ve görme engelli annesi hakkında güvenlik kuvvetlerine silahlı direnme göstermek suretiyle suç işleyen Ertuğrul Karakaya'nın ölüm yıldönümü olan suç tarihinde umuma açık mezarlık içinde aleni olarak işlenen suçu ve suçluyu övme iddiasıyla, TCK'nin 215/1 maddesine göre 2 yıl hapis istemiyle Salihli Cumhuriyet Savcısı Seyfullah Öselmiş tarafından dava açılmıştır. Davaya itiraz eden avukatlar mahkemeden "Ertuğrul Karakaya"nın işlediği suçun ne olduğunu ve hangi suçun övüldüğünü sormuştur ve mahkemece verilen yanıtta Karakaya'ya ait bir suç olmadığı belirtilmiştir. Avukatlara verilen yanıtta ayrıca Osman Özdemir'in Karakaya'nın katil zanlı olarak daha önce yargılandığı ancak serbest bırakıldığı anlaşılmıştır. Bu durumu ilk kez öğrenen avukatlar 28 yıl sonra davayı temize götürmüşler ve serbest bırakılan sanığın yeniden yargılanmasını talep etmişlerdir.
Gülten Akın'ın Ertuğrul Karakaya için yazdığı ağıt. Sonradan, bestelenip Sevinç Eratalay tarafından seslendirilmiştir.
gökte bulut yan yan gider
yaralarından kan gider
töresi batası dünya
kahpe kalır şahan gider
Ortadoğu'nun dumanı
jandarma bilmez amanı
Ertuğrul'a düğün ettik
ot biçim orak zamanı
osman seni osman seni
yoz eğitmiş ustan seni
vururlar mı arkasından
sizde arkadaş diyeni
halkın bağrından biçtiler
birer birer hepimizi
başarmadan ölmek yoktu
böyle m'ettik kavlimizi
hasına canım hasına
haber salın babasına
odtü'de bir yiğit ölmüş
kuşlar dönüyor yasına
yavan yerdi yavan değil
sabırlıydı, söven değil
hayata tümüyle tutkun
bir şey seçip seven değil
kapılara faşist gelmiş
var mı demiş, sor mu demiş
ankara'nın kanlıları
ertugrul'u vur mu demiş
salihli'den çağrılıyor
kazma kürek deriliyor
düğününe varacakken
ölüsüne varılıyor
yumasalar yumasalar
yol üstüne komasalar
bilen olur bilmez olur
garip öldü demeseler
doğru ya yiğit doğru ya
canavar girdi sürüye
ölür mü yiğit olanlar
ertugrul benzer diriye
YUSUF ASLAN
HÜSEYİN İNAN
AHMET SANER
MAHİR ÇAYAN
SİNAN CEMGİL
İBRAHİM KAYPAKKAYA
ULAŞ BARDAKÇI
ERTUĞRUL KARAKAYA
SİNAN KUKUL
HIDIR ARSLAN
NİYAZİ AYDIN
FİKRİ SÖNMEZ
CHE GUEVARA